“iman öyle bir
nurdur ki,onun nuru,insanın bütün azalarına yayılmıştır.Fakat insanın azasından
biri kesilirse,iman parçalanamaz olduğu için ordan kalbe gider.
İslam Allah’ı keyfiyetsiz
olarak bilmektir.bunun yeri göğüstür.
İman Allah’ı
Allah’lığı ile bilmektir.bunun yeri yürektir.Yürek te göğsün içindedir.
Marifet Allah’ı
sıfatları ile bilmektir.bunun yeri gönüldür..gönül de kalbin içindedir.
Tevhid Allah’ı
birliği ile bilmektir.bunun yeri sırr dır.sırr da Gönül’ün içindedir.
Bunlar Nur
suresinin Nur ayetindeki Nur temsilini andırır.Bunlar dört gerdanlıktır ki,dördü
de,birbirinden ayrı gayrı değildir.hepsi birleşince Din olurdur. imam maturidi
akaid s. 15-16.’’
Kopsun kalemin
gözyaşından süzülen damlalar…gönül dünyasının yitik yarınlarına yollansın en taze nağmeler…Allah diye çarpsın kalpler.
Kalmadı
gözlerde yaşlar.Sanmaki ağlamaktan ey bedbaht nefsim…hayır …kas katı bir kalbin
kuruması bu….buz çölünde yol alan bir kalp sahibinin feryadı…kurban olduğum
kalem…ismi Ahmet yazarken hıçkırıklara boğuldun…payıma düştü mü bir parça elde
var sıfır…haydi dinle bak… yarana su serpsin ümidi ile ey gafil nefsim aç kalp
gözünü dinle bak…
Sevgin doğru
ise sevdiğine itaat eder sevdiğine benzemeye çalırsın.Sevdir bize sevdiklerini
ey sevgili. Sevdir bize sevdiklerini ey sevgili. Sevdir bize sevdiklerini ey
sevgili…